Subaylık için renk körlüğü nedeniyle elenme, Türk Silahlı Kuvvetleri sağlık yönetmeliğinde yer alan en kritik değerlendirme kriterlerinden biridir. Subay adayları; Kara, Deniz, Hava Harp Okulları veya Jandarma Genel Komutanlığı gibi askeri kurumlara başvururken kapsamlı sağlık muayenelerine tabi tutulur. Bu muayenelerde adayın renk algısı, görme keskinliği ve göz fonksiyonları detaylı olarak incelenir. Yönetmelik gereği, renk körlüğü bulunan adaylar “askeri öğrenci olmaya elverişli değildir” kararıyla elenebilir. Ancak bu karar nihai değildir; adayın itiraz ve yeniden muayene hakkı vardır.
TSK Sağlık Yönetmeliğine Göre Renk Körlüğü Değerlendirmesi

Subay adaylarının sağlık muayeneleri, Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği hükümlerine göre yapılır. Yönetmelikte yer alan “Göz Hastalıkları” bölümünde renk algısı bozukluğu, harp okulu ve astsubay meslek yüksekokulu adayları için elenme sebebi olarak belirtilmiştir. Bu düzenlemenin amacı, özellikle askeri operasyon, harita okuma, sinyal değerlendirme ve uçuş görevlerinde renk algısının kritik rol oynamasından kaynaklanır.
Renk körlüğü testi genellikle Ishihara renk testi veya eşdeğer optik kartlar aracılığıyla yapılır. Test sonucunda adayın kırmızı-yeşil, mavi-sarı ya da tam renk körlüğü tespit edilirse, kurul “öğrenci olamaz” raporu düzenler. Bu rapor, adayın dosyasına işlenir ve ilgili komutanlığa bildirilir.
Subaylık İçin Renk Körlüğü Nedeniyle Elenmenin Hukukî Dayanağı
Subaylık için renk körlüğü nedeniyle elenme işlemleri, TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nin 16. ve 17. maddelerinde belirtilen “göz hastalıkları ve renk algısı değerlendirmesi” hükümlerine dayanır. Yönetmelik, askeri görevlerin niteliği gereği renk körlüğünü görev yapmaya engel kabul eder. Özellikle harita sembolleri, trafik ışıkları, sinyalizasyon sistemleri ve muharebe araçlarında renk ayrımının hayati olması nedeniyle bu değerlendirme yapılır.
Bununla birlikte, mevzuatta yer alan hükümler idari işlem niteliğindedir. Dolayısıyla adaylar, sağlık kurulunun “elverişli değildir” kararına karşı itiraz başvurusu yapabilir. Bu başvuru, hukuken korunmuş bir haktır ve ikinci muayene talebiyle yeni bir değerlendirme süreci başlatılabilir.
Renk Körlüğü Tespitinde Uygulanan Muayene Aşamaları
Subaylık başvurularında göz muayenesi, askeri hastaneler veya yetkilendirilmiş sağlık kuruluşlarında yapılır. Muayene genellikle üç aşamada gerçekleşir:
Renk Körlüğü Değerlendirmesinde Uygulanan Muayene Aşamaları
| Aşama | Açıklama |
|---|---|
| Ön değerlendirme | Göz keskinliği ve genel görme yetisi ölçülür. Adayın temel görsel yeterliliği bu aşamada kontrol edilir. |
| Renk testi | Ishihara veya eşdeğer testlerle adayın renkleri ayırt etme yeteneği ölçülür. Bu test, renk algısındaki bozukluğu tespit etmeyi amaçlar. |
| Kurul değerlendirmesi | Göz uzmanı tarafından hazırlanan rapor kurul tarafından incelenir ve adayın elverişliliğine ilişkin nihai karar verilir. |
Ön değerlendirme
AçıklamaGöz keskinliği ve genel görme yetisi ölçülür. Adayın temel görsel yeterliliği bu aşamada kontrol edilir.
Renk testi
AçıklamaIshihara veya eşdeğer testlerle adayın renkleri ayırt etme yeteneği ölçülür. Bu test, renk algısındaki bozukluğu tespit etmeyi amaçlar.
Kurul değerlendirmesi
AçıklamaGöz uzmanı tarafından hazırlanan rapor kurul tarafından incelenir ve adayın elverişliliğine ilişkin nihai karar verilir.
Kurul raporunda “renk algısı bozukluğu” tespit edilirse, aday elenir. Ancak aday, sonuç tebliğinden itibaren belirli süre içinde itiraz hakkını kullanabilir.
Renk Körlüğü Nedeniyle Elenmeye Karşı İtiraz Süreci
Subaylık için renk körlüğü nedeniyle elenme kararı, idari bir işlemdir ve adaya resmi tebligatla bildirilir. Aday, bu karara karşı yeniden muayene talep ederek itiraz edebilir. İtiraz, genellikle 7 ila 10 gün içinde yapılmalıdır.
İtiraz dilekçesi, adayın bağlı olduğu askerî okul veya başvuru merkezine verilir. Başvuru kabul edildiğinde aday, farklı bir hastaneye sevk edilir. Bu aşamada Yüksek Sağlık Kurulu devreye girer. Kurulun vereceği karar kesindir ve yeniden inceleme sonucuna göre adayın “öğrenciliğe elverişli” sayılması mümkündür.
Ulus Avukatlık, bu süreçte adayların mevzuata uygun itiraz dilekçelerini hazırlamasına, sürelerin kaçırılmamasına ve gerekli belgelerin eksiksiz sunulmasına hukuki destek sağlar.
İtiraz Sürecinde Dikkat Edilmesi Gereken Belgeler

İtiraz sürecinde başvuru dosyasında bulunması gereken belgeler şunlardır:
- İlk sağlık kurulu raporu ve test sonuçları,
- İtiraz dilekçesi (resmî başvuru formu ile),
- Kimlik ve sınav başvuru belgeleri,
- Yeni test talebine ilişkin dilekçe ve gerekçeler,
- Varsa önceki yıllarda alınmış sağlık raporları.
Belgelerin eksiksiz hazırlanması, sürecin hızlı ilerlemesini sağlar. Ayrıca bazı durumlarda bağımsız göz uzmanlarından alınacak raporlar da destekleyici delil niteliği taşıyabilir.
Yüksek Sağlık Kurulu Kararları ve Yeniden Değerlendirme
İtiraz sonrası adayın sevk edildiği ikinci hastane, yeni bir muayene yapar ve sonuçları Yüksek Askerî Sağlık Kurulu’na gönderir. Kurul, testlerin doğruluğunu, kullanılan yöntemleri ve önceki raporların mevzuata uygunluğunu değerlendirir. Eğer ilk raporda hata veya eksiklik saptanırsa, aday lehine karar verilebilir.
Yüksek Sağlık Kurulu kararları kesin olup, tekrar itiraz hakkı bulunmaz. Ancak hukuka aykırı işlem veya değerlendirme hatası iddiası varsa, idari yargı yolu (iptal davası) gündeme gelebilir. Bu tür davalarda sürenin kısa olması nedeniyle profesyonel hukuki danışmanlık önemlidir.
Renk Körlüğü ve Subaylık Arasındaki İlişkinin Değerlendirilmesi
Subaylık için renk körlüğü nedeniyle elenme, her ne kadar yönetmelikte açıkça yer alsa da son yıllarda bu konuda toplumsal tartışmalar artmıştır. Hafif düzeyde renk algı bozukluğu yaşayan bazı adayların, görevlerini başarıyla yerine getirebileceği yönünde görüşler mevcuttur. Bu nedenle, özellikle adalet ve fırsat eşitliği ilkeleri çerçevesinde yönetmeliğin esnetilmesi gerektiği yönünde kamuoyunda tartışmalar yaşanmaktadır.
Bununla birlikte, mevcut mevzuat yürürlüktedir ve adaylar yalnızca itiraz ve yeniden muayene yollarını kullanarak haklarını koruyabilirler. Ulus Avukatlık, sürecin her aşamasında adaylara yasal destek sağlayarak, kararların usule uygun şekilde alınmasını ve olası mağduriyetlerin önüne geçilmesini hedeflemektedir.
Subaylık İçin Renk Körlüğü Nedeniyle Elenme Kararına Karşı Dava Açmak
İtiraz sonucunda olumsuz karar verilmişse, adayın idari yargı yoluna başvurması mümkündür. Bu davalar genellikle “idari işlemin iptali” davası şeklinde açılır. Mahkemeler, sağlık raporunun usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediğini, adayın haklarının ihlal edilip edilmediğini inceler.
Dava sürecinde en önemli unsur, bilirkişi incelemesi ve tıbbi raporlardır. Bu nedenle başvuru dosyasının eksiksiz hazırlanması büyük önem taşır. Ulus Avukatlık olarak, bu tür idari davalarda profesyonel temsil sağlanmakta ve adayların hak arama yolları desteklenmektedir.
Sonuç: Hukuki Destekle Hak Kaybının Önüne Geçin
Subaylık için renk körlüğü nedeniyle elenme kararı, birçok aday için beklenmedik bir engel olabilir. Ancak unutulmamalıdır ki bu karar, hukuki denetime tabidir. İtiraz, yeniden muayene ve dava yolları, adayın haklarını koruması açısından hayati öneme sahiptir. Ulus Avukatlık, süreç boyunca hem tıbbi hem de hukuki boyutlarıyla profesyonel destek sunar ve adayların geleceğini güvence altına almayı amaçlar.
Sık Sorulan Sorular – Subaylık İçin Renk Körlüğü Nedeniyle Elenme

Subaylık için renk körlüğü nedeniyle elenme sürecine ilişkin adayların en sık sorduğu sorular, TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği, MSÜ sağlık şartları ve görme testleri çerçevesinde aşağıda açıklanmıştır.
Renk körü subay olabilir mi?
Hayır. Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’ne göre renk körlüğü, subay adayları için kesin elenme nedenidir. Bu durum askeri öğrenciliğe engel sayılır.
TSK’da renk körlüğü kalktı mı?
Hayır, yönetmelikte herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Renk körlüğü, TSK ve MSÜ sağlık şartlarında hâlen elenme sebebi olarak yer almaktadır.
Renk körü yedek subay olabilir mi?
Renk körlüğü, yedek subaylık için de engel teşkil eder. Askerlikte muafiyet gerekçesi oluşturmaz ancak subay sınıfına kabul edilmez.
Renk körlüğü askerliğe muafiyet sağlar mı?
Hayır. Renk körlüğü genel askerlikten muafiyet nedeni değildir. Ancak subaylık, astsubaylık ve pilotluk gibi görevler için engel oluşturur.
Renk körü olanlar MSÜ’ye girebilir mi?
MSÜ ön başvurusunu yapabilirler ancak sağlık muayenesinde renk körlüğü tespit edilirse “askeri öğrenci olmaya elverişli değildir” kararı verilir.
Renk körlüğü engel sayılır mı?
Evet. TSK mevzuatında renk körlüğü, askeri görevleri yerine getirmeye engel kabul edilir. Bu durum subay ve astsubay adayları için doğrudan elenme sebebidir.
Renk körlüğü olan biri hangi meslekleri yapamaz?
Subaylık, polislik, denizcilik, pilotluk ve demiryolu kontrolörlüğü gibi renk ayrımının hayati olduğu mesleklerde görev alınamaz. Ancak birçok sivil meslek grubunda engel değildir.
Renk körlüğü silah almaya engel mi?
Renk körlüğü silah ruhsatı almaya doğrudan engel değildir. Ancak güvenlik görevlisi veya kolluk kuvveti olarak çalışmak isteyenler için elenme nedenidir.
Renk körlüğü ehliyeti etkiler mi?
Hafif renk körlüğü ehliyet alımına genellikle engel değildir. Ancak tam renk körlüğü olan kişiler bazı ehliyet sınıflarını alamazlar.
Renk körü polis veya silahlı güvenlik olabilir mi?
Hayır. Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’ne göre renk körlüğü, polislik ve silahlı güvenlik görevlerine kesin engeldir.
Renk körlüğü kalıcı mı?
Genetik renk körlüğü kalıcıdır ve tıbbi olarak tedavisi yoktur. Ancak özel filtreli lensler veya gözlüklerle renk ayrımı kısmen desteklenebilir.
Göz çizdiren biri subay olabilir mi?
Göz çizdirme (lazer operasyonu) sonrası görme keskinliği normal seviyeye dönerse aday subaylık için uygun sayılabilir. Ancak ameliyatın üzerinden yeterli süre geçmiş olmalıdır.
MSÜ’de renk körlüğü nedeniyle elenenler yeniden başvurabilir mi?
Renk körlüğü kalıcı bir durum olduğundan yeniden başvuru sonucunda da aynı rapor düzenlenir. Ancak adaylar itiraz ve yeniden değerlendirme hakkını kullanabilir.
