Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinde düzenlenmiş olup bireylerin uyuşturucu maddeyi satma amacı olmaksızın sadece kişisel kullanım için bulundurmaları veya kullanmaları durumunu kapsamaktadır. Bu suç tipi, doğrudan kamu sağlığını korumaya yönelik olup, kullanıcıların cezalandırılmasından ziyade tedavi ve denetimli serbestlik gibi seçeneklerle rehabilitasyonunun sağlanması da hedeflenmiştir.
Uyuşturucu Madde Kullanma veya Bulundurma Suçunun Unsurları
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçunun oluşabilmesi için failin, uyuşturucu ya da uyarıcı maddeyi yalnızca kendi kişisel kullanımı amacıyla bulundurması gerekir. Suçun temel unsurları şunlardır:
-
Failin kasten hareket etmesi gerekir. Yani kişi uyuşturucu maddenin ne olduğunu bilerek ve isteyerek hareket etmelidir.
-
Bulundurulan maddenin miktarı kişisel kullanım sınırları içinde olmalıdır. Yüksek miktarlarda uyuşturucu madde bulundurulması hâlinde satma kastı varsayılabilir.
-
Maddenin, Türk Ceza Kanunu’nda veya ilgili yönetmeliklerde yasaklı madde listesinde yer alması gerekir.
Yargıtay kararlarında, kişisel kullanım sınırı; failin sosyoekonomik durumu, maddenin kullanım sıklığı ve miktarı gibi kriterler birlikte değerlendirilerek belirlenir.
Ceza ve Yaptırım Seçenekleri
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu için kanunda doğrudan hapis cezası öngörülmekle birlikte, suçun niteliği gereği bazı alternatif yaptırımlar da bulunmaktadır:
-
Hapis cezası: 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülür.
-
Denetimli serbestlik: Mahkeme, sanığın uyuşturucu bağımlısı olmadığını tespit ederse, 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulayabilir.
-
Tedavi: Uyuşturucu bağımlısı olan kişiye tedavi zorunluluğu getirilebilir.
Bu süreçte kişi hakkında kamu davası açılmaz ve tedavi ya da denetimli serbestlik süresi başarıyla tamamlandığında dosya düşer. Ancak kişi bu yükümlülükleri yerine getirmezse kamu davası açılarak yargılama süreci başlar.
Denetimli Serbestlik ve Tedavi Süreci
Denetimli serbestlik kararı verilen kişiler, belirli şartlara uymak zorundadır. Bu şartlar şu şekildedir:
-
Belirli aralıklarla denetimli serbestlik müdürlüğüne imza atmak
-
Uyuşturucu testi yaptırmak ve testin pozitif çıkması hâlinde tedaviye yönlendirilmek
-
Mahkemenin belirlediği sosyal faaliyetlere katılmak
Denetimli serbestlik süresi boyunca yükümlülüklere uymayan kişiler, mahkemeye bildirilir ve bu durumda ertelemeye konu olan hapis cezasının infazı gündeme gelir.
Suçun Tekrarı Halinde Ne Olur?
Uyuşturucu madde kullanma suçunu ilk kez işleyen kişi için daha çok rehabilitasyon esas alınırken, aynı suçu tekrar işleyen kişiler hakkında daha sert yaptırımlar uygulanabilir:
-
Suçun tekrarında kamu davası doğrudan açılabilir.
-
Denetimli serbestlik hakkı daha sınırlı uygulanır.
-
Failin bağımlı olup olmadığı değerlendirilir ve bu duruma göre tedavi zorunluluğu getirilebilir.
Özellikle bir yıldan kısa sürede tekrar uyuşturucu ile yakalanan kişiler, bağımlılık şüphesiyle doğrudan hastaneye sevk edilir ve tedavi zorunlu hale gelir.
Uyuşturucu Kullanma Suçunda Soruşturma ve Yargılama Süreci
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçunda yargı süreci genellikle şu şekilde ilerler:
-
Yakalanma: Şüpheli genellikle üst araması, araç kontrolü ya da ihbar sonucu yakalanır.
-
Numune alınması ve analiz: Ele geçirilen maddenin laboratuvarda uyuşturucu olup olmadığı tespit edilir.
-
Savcılık soruşturması: Savcılık şüpheliyi ifade vermeye çağırır ve gerekirse adli kontrol uygulanır.
-
Mahkeme aşaması: Eğer kamu davası açılırsa kişi Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanır.
-
Tedavi veya denetimli serbestlik süreci: Uygun şartlar varsa bu süreç başlatılır.
Bu suçlarda davanın açıldığı mahkeme genellikle kişinin ikametgahına en yakın Asliye Ceza Mahkemesi’dir.
Uyuşturucu Kullanma Suçunun Adli Sicile Etkisi
Tedavi veya denetimli serbestlik yükümlülüklerini başarıyla tamamlayan kişiler hakkında dava açılmadığı için sabıka kaydına işlenmez. Ancak denetimli serbestlik sürecine uyulmaması hâlinde açılan davalar sonunda verilen hapis cezası adli sicile kaydedilir. Bu da özellikle kamuya giriş, ehliyet, silah ruhsatı gibi birçok alanda olumsuz etki yaratabilir.
Uyuşturucu Bulundurma Suçunda Avukatın Rolü
Bu tür davalarda bir ceza avukatının erken aşamada devreye girmesi, failin lehine olacak birçok hukuki imkânın ortaya çıkarılmasını sağlar. Avukat, özellikle şu konularda önemli rol oynar:
-
Failin bağımlı mı yoksa kullanıcı mı olduğunun ispatında
-
Denetimli serbestlik veya tedavi yönlendirmelerinde
-
Uyuşturucu kullanma suçunda delil yetersizliği savunmasının yapılmasında
-
Hak kaybına yol açabilecek hatalı beyanların önlenmesinde
Ceza yargılamasında ilk ifadelerin etkisi büyük olduğundan, sürecin başında avukat desteği almak ileride doğabilecek ağır sonuçların önüne geçebilir.
Uyuşturucu Madde Kullanma veya Bulundurma Suçu Sıkça Sorulan Sorular
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu nedir?
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu, kişinin uyuşturucu maddeyi satma amacı olmadan, yalnızca kendi kişisel kullanımı için bulundurması ya da kullanması durumunda oluşur. Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinde düzenlenmiştir.
Bu suç hangi ceza mahkemesinde yargılanır?
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu, Asliye Ceza Mahkemesi’nin görev alanına girer. Suçun işlendiği yer veya failin ikametgâhı mahkemesi yetkilidir.
Uyuşturucu kullanma suçunda ceza ne kadardır?
Kanunen 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür. Ancak ilk kez işlenmesi hâlinde denetimli serbestlik ve tedavi uygulanarak ceza ertelenebilir.
Uyuşturucu kullanma suçu için tedavi ya da denetimli serbestlik kararı nasıl verilir?
Kişinin bağımlı olup olmadığını belirlemek için sağlık raporu istenir. Mahkeme, bağımlı olmayanlar için denetimli serbestlik, bağımlılar içinse tedavi kararı verebilir. Süre 5 yıl ile sınırlıdır.
Denetimli serbestlik sürecinde neler yapılır?
Kişi belirli aralıklarla denetim merkezine giderek imza verir, test yaptırır ve belirlenen faaliyetlere katılır. Bu yükümlülüklere uymayanlar hakkında dava açılabilir.
Suçun tekrar edilmesi halinde ne olur?
Aynı kişinin bu suçu tekrar işlemesi durumunda, denetimli serbestlik uygulanmaz. Kamu davası açılır ve mahkeme doğrudan hapis cezası verebilir. Tekrar suç işlemek ağırlaştırıcı neden sayılır.
Uyuşturucu madde miktarının önemi var mı?
Evet. Ele geçirilen maddenin miktarı, kişinin kişisel kullanım mı yoksa satış mı yaptığına dair değerlendirmede önemli bir kriterdir. Yüksek miktarlarda madde bulunursa TCK 188 kapsamında “satmak” suçundan işlem yapılabilir.
Bu suç adli sicile işler mi?
Denetimli serbestlik ya da tedavi süreci başarıyla tamamlanırsa adli sicile işlenmez. Ancak dava açılır ve mahkûmiyet kararı verilirse sicile kaydedilir. Bu da birçok hak kaybına neden olabilir.
Bu suçu işleyen kişi avukattan yardım almalı mı?
Uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçunda, delil durumu, bağımlılık değerlendirmesi ve savunma stratejisi açısından bir ceza avukatından hukuki yardım alınması son derece faydalıdır.
Uyuşturucu madde kullanma suçu kaç günde sonuçlanır?
Soruşturma ve kovuşturma süreci, delil incelemesi, sağlık raporları ve mahkeme yoğunluğuna göre değişir. Ortalama 6 ay ila 1 yıl arasında sonuçlanabilir. Tedavi veya denetimli serbestlik uygulanırsa bu süre 5 yıla kadar uzayabilir.