TCK 188 uyuşturucu madde ticareti suçu, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin yasa dışı yollarla imal edilmesi, satılması, başkalarına verilmesi, taşınması veya saklanması gibi fiilleri cezalandıran ağır bir suç tipidir. Türk Ceza Kanunu’nun 188. maddesi uyarınca düzenlenen bu suç, toplum sağlığını tehdit ettiği ve organize suç yapılarıyla bağlantılı olduğu için ağır yaptırımlara tabidir.
TCK 188’e Göre Suçun Kapsamı ve Unsurları
Türk Ceza Kanunu madde 188, uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi ruhsatsız olarak imal eden, ithal eden, ihraç eden, satan, başkalarına veren, sevk eden, nakleden veya depolayan kişileri cezalandırır. Suçun oluşması için;
-
Maddenin uyuşturucu veya uyarıcı madde niteliğinde olması
-
Eylemin kasten gerçekleştirilmesi
-
Maddeye ilişkin faaliyetin ruhsatsız ve yasa dışı olması gerekir.
Failin uyuşturucu maddeyi doğrudan satması şart değildir. Nakletme, saklama veya başkasına verme gibi eylemler de uyuşturucu ticareti suçu kapsamında değerlendirilir. Suçun oluşması için fiilin ticari bir amaç taşıması aranır.
Cezai Yaptırımlar ve Nitelikli Haller
TCK 188’in temel halinde, faile verilecek ceza 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezasıdır. Ancak suçun nitelikli hâllerde işlenmesi durumunda ceza daha da artırılır. Nitelikli haller arasında şunlar yer alır:
-
Suçun örgüt faaliyeti kapsamında işlenmesi
-
Okul, hastane, ibadethane gibi yerlere yakın alanlarda işlenmesi
-
Kamu görevlisinin görevini kötüye kullanarak işlemesi
-
Üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi
Örgütlü uyuşturucu suçu işlenmesi hâlinde, fail hem uyuşturucu suçundan hem de suç örgütüne üyelikten dolayı ayrıca cezalandırılabilir.
Kullanmak İçin Bulundurma ile Ticareti Ayıran Kriterler
Uyuşturucu maddeyi kullanmak için bulundurma (TCK 191) ile ticaretini yapma (TCK 188) arasındaki sınırın belirlenmesi yargılamanın en kritik noktalarından biridir. Bu ayrım yapılırken;
-
Maddenin miktarı
-
Ambalaj şekli
-
Ele geçme yeri ve koşulları
-
Failin açıklamaları ve iradesi
gibi unsurlar birlikte değerlendirilir. Kullanmak amacıyla bulundurma suçunda ceza daha hafif olup, tedavi ve denetimli serbestlik ön plandadır. Ancak ticaret suçunda cezalar oldukça ağırdır ve infaz rejimi daha sıkıdır.
Soruşturma ve Kovuşturma Süreci Nasıl İşler?
Uyuşturucu madde ticareti suçları ağır ceza mahkemesinde görülür. Soruşturma aşamasında savcılık tarafından yapılan teknik takip, gizli soruşturma ve telefon dinleme gibi özel soruşturma yöntemleri yoğun şekilde kullanılır. Delillerin toplanmasından sonra iddianame düzenlenir ve kovuşturma aşamasına geçilir.
Sanık, kovuşturma sürecinde susma hakkına sahiptir. Mahkeme, sanığın önceki beyanları, tanık ifadeleri, delil durumu ve soruşturma belgeleri doğrultusunda hüküm verir. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen sanıklar, suç ortaklarını ve suç planını ifşa ederek cezada indirim alabilir.
Etkin Pişmanlık Uygulaması
TCK 192. madde uyarınca, sanık henüz suç tamamlanmadan yetkililere bilgi verir ve suçu önlemeye yardımcı olursa cezadan muaf tutulabilir. Suç tamamlandıktan sonra yapılan iş birliklerinde ise hâkim cezada indirim yapabilir. Uyuşturucu ticareti suçunda etkin pişmanlık, soruşturma aşamasında yapıldığında daha büyük avantaj sağlar.
Etkin pişmanlık beyanları delil değeri taşımalı ve gerçek bilgiye dayanmalıdır. Yargı makamları, beyanların doğruluğunu araştırmakla yükümlüdür. Aksi hâlde bu hükümlerden faydalanmak mümkün olmaz.
Uyuşturucu Ticareti Suçunda İnfaz Rejimi
Uyuşturucu madde ticareti suçu bakımından cezanın infazı diğer suçlara göre daha sıkı rejime tabidir. Sanık, cezasının üçte ikisini cezaevinde geçirmek zorundadır. İyi hâl uygulamasıyla tahliye süresi biraz kısalabilir. Ancak denetimli serbestlik süresinden yararlanabilmek için disiplin cezası almamış olmak ve belirli şartları taşımak gerekir.
Ayrıca, ceza 10 yıl ve üzerindeyse sanığın açık cezaevine ayrılması da belirli süre ve davranış kriterlerine bağlıdır. Yabancı uyruklu hükümlüler için sınır dışı işlemleri de cezanın infazından sonra gündeme gelebilir.

TCK 188 Uyuşturucu Madde Ticareti Suçu Sıkça Sorulan Sorular
TCK 188 uyuşturucu madde ticareti suçu nedir?
TCK 188’e göre uyuşturucu madde ticareti suçu, uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi imal, ithal, ihraç, satma, sevk etme, nakletme veya depolama gibi fiilleri hukuka aykırı şekilde gerçekleştiren kişilere yönelik düzenlenmiş ağır bir suçtur.
Uyuşturucu madde ticareti suçunun cezası ne kadardır?
TCK 188 uyarınca uyuşturucu madde ticareti suçunun cezası, 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezasıdır. Cezalar, suçun türüne, failin durumuna ve maddenin niteliğine göre artırılabilir.
Uyuşturucu ticareti suçu hangi mahkemede görülür?
Bu suç, ağır ceza mahkemesinin görev alanına girer. Dosya, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesinde görülür. Soruşturma safhası ise cumhuriyet savcısı tarafından yürütülür.
TCK 188 kapsamında yakalanan biri hemen tutuklanır mı?
Uyuşturucu ticareti suçu katalog suçlar arasında yer aldığından, tutuklama kararı verilme ihtimali yüksektir. Ancak tutuklama, delil durumu, kaçma şüphesi ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalması gibi kriterlere göre değerlendirilir.
Etkin pişmanlık bu suçta nasıl uygulanır?
Etkin pişmanlık hükümleri, suçun işlenmesinden sonra suç ortağının yakalanmasını sağlayacak şekilde bilgi verilmesi veya maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına yardımcı olunması hâlinde uygulanabilir. Bu durumda cezada önemli indirim yapılabilir.
Teknik takip veya gizli soruşturma bu suçta yapılabilir mi?
Evet. TCK 188 kapsamındaki suçlar, CMK’nın katalog suçlar listesinde yer aldığı için telefon dinleme, teknik takip, gizli soruşturmacı görevlendirme gibi özel soruşturma tedbirleri uygulanabilir.
Uyuşturucu ticareti suçunda ifadeyle itiraf yeterli delil midir?
Sadece sanığın ikrarı yeterli değildir. İkrar, başka delillerle desteklenmedikçe mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Özellikle savunmanın özgür iradeyle verilip verilmediği önemlidir.
Uyuşturucu ticareti suçu ile kullanmak için bulundurma suçu nasıl ayrılır?
Kullanmak için bulundurma suçu TCK 191’de düzenlenmiştir ve cezası daha hafiftir. Kişinin uyuşturucu maddeyi satmak amacıyla değil, yalnızca kendisi kullanmak için bulundurduğu anlaşılırsa bu madde uygulanır. Ancak madde miktarı, paketleme şekli, satışa uygunluk gibi unsurlar TCK 188’le yargılanmasına yol açabilir.

TCK 188 Uyuşturucu Madde Ticareti Suçu Yargıtay Kararları
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2014/4792 E. , 2018/1135 K.
Mahkeme : . Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
B) Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Sanığın hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet kararı verilen diğer sanık … ile diğer sanık …’e vermek üzere uyuşturucu madde satın almak için anlaştığı, sanık …’in uyuşturucu maddeyi teslim etmek üzere Kocaeli’ne geldiği, ancak uyuşturucu maddenin teslim edilemeden yakalandığı; böylece sanığın eylemine uyan “başkalarına temin amacı ile uyuşturucu madde satın alma” suçunun “teşebbüs aşamasında” kaldığı dikkate alınarak, sanık hakkında TCK’nın 35. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA
C) Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Sanığın hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet kararı verilen diğer sanık …’ten, diğer sanık … vasıtası ile kullanmak amacıyla esrar alacağını ikrar ettği, ancak teslim edilemeden uyuşturucu maddenin ele geçirilmesi karşısında sanığın eyleminin bütün olarak kullanmak için uyuşturucu madde satın almaya teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
06.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2014/5106 E. , 2019/6415 K.
Mahkeme : ANKARA 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1- Uyuşturucu madde ticareti yapma
2- Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
B) Sanık … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma ve uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
1- İddianamede sanığın, hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 10.09.2011 tarih ve 2011/1488 numaralı iddianamesi ile uyuşturucu madde ticareti suçundan dava açılan….’in eylemi ile haklarında aynı Başsavcılığın 06.09.2011 tarih ve 2011/1456 numaralı iddianamesi ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dava açılan… ve….’in eylemine iştirak ettiğinin belirtildiği ve bu eylemlerin hükme esas alındığı, şüpheliler … ve…. hakkında ise soruşturma aşamasında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan ayırma kararı verildiği anlaşıldığından;
a)… ve …. hakkındaki davalar derdest ise bu dava ile birleştirilmesi, hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyaların getirtilerek bu dosya içine konulması,
b) …. ve …. hakkında dava açılıp açılmadığı araştırılarak, dava derdest ise davaların birleştirilmesi, hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyanın bu dosya içine konulması, dava açılmamış ise soruşturma dosyasının aslı veya onaylı örneğinin getirtilerek bu dosya içerisine konulması,
Tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- İddianame içeriği dikkate alındığında, sanığın tek olan fiili nitelik yönünden ikiye bölünerek, hem “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan hem de “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
C) Sanık … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma ve uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Olay tutanağı içeriği ile suç konusu uyuşturucu maddenin miktarı, çeşitliliği, ele geçiriliş şekli ve dosya kapsamına göre; sanığın eyleminin ”uyuşturucu madde ticareti yapma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden; tek olan fiil nitelik yönünden ikiye bölünerek, hem “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan hem de “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
D) Sanıklar….,… ve … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen, suç tarihi ve öncesinde uyuşturucu madde kullandıkları teknik yöntemlerle saptanmayan sanıkların soyut beyanları dışında atılı suçu işlediklerine ilişkin her türlü şüpheden uzak, yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar …ve… müdafileri ile sanık …’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 17/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2014/14209 E. , 2020/2052 K.
Mahkeme : BERGAMA Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1- Uyuşturucu madde ticareti yapma
2- Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hükümler : 1- Sanıklar …, … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet
2- Sanıklar …, … ve … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan beraat
3- Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraat
Temyiz Edenler : 1- Sanıklar … ve … müdafii
2- Sanık … müdafii
3- Cumhuriyet savcısı (sanıklar …, … ve … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan; sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan; sanık … hakkında 6.050 TL paranın mirasçılarına iadesi yönünden aleyhe )
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerine ”24/10/2008 ve 15/09/2008” tarihlerinin eklenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, mahkeme tarafından düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir.
A- Sanık … hakkında ”kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesinde:
Olay tutanağı içeriği, sanığın savunması ve tüm dosya kapsamına göre sanığın sürücülüğünü de yaptığı aracında kişisel kullanım sınırında olan uyuşturucu maddenin ele geçirilmesi karşısında, atılı suçu işlediği sabit olan sanık hakkında eylemine uyan TCK’nın 191/1. maddesi gereğince karar verilmesi gerekirken beraatine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
B- Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanıkta ele geçirilen uyuşturucu maddenin, kullanma dışında bir amaç için bulundurduğuna ilişkin delil olmadığı; eyleminin bir bütün halinde “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
C- Sanık … hakkında ”kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesinde:
Olay tutanağı içeriği, suç konusu uyuşturucu maddenin ele geçiriliş şekli, sanığın savunması ile tüm dosya kapsamına göre, sanığın atılı suçu işlediği sabit olduğu halde, beraatine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
D- Sanık … hakkında ”uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanıkta ele geçirilen uyuşturucu maddenin, kullanma dışında bir amaç için bulundurduğuna ilişkin delil olmadığı; eyleminin bir bütün halinde “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
E- Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet ve ”kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
F- Sanık … hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
G- Sanık … hakkında üst aramasından elde edilen 6.050,00 TL paranın mirasçılarına iadesine ilişkin hükmün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2009/16935 E. , 2014/4797 K.
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : a) Sanıklar …, …, …, ve… hakkında : Mahkûmiyet
b) Sanıklar …. ve … hakkında : Beraat
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanıklar …, …, … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz isteklerinin incelenmesi:
Beraat kararlarının gerekçesine yönelik olmayan temyizde sanıkların hukuki yararı bulunmadığı anlaşıldığından, sanıklar müdafilerinin temyiz inceleme isteklerinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca REDDİNE,
B) Sanıklar … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesi:
Kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanık …’ün savunmasının aksine, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgisi bulunduğuna veya bu sanıkların suçlarına iştirak ettiğine ilişkin, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmeleri dışında, kuşku sınırlarını aşan yeterli delil bulunmadığının anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
C) Sanıklar …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar … ve … ile müdafilerinin,
sanıklar …, …, …, …, …, … ve … müdafilerinin, sanık …’ın ve Cumhuriyet savcısının sanık … hakkındaki hükme yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
D) Sanıklar …, …, …, … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanıklar …, …, , … ve …’ın savunmaları ile sanık …’ın sonradan döndüğü savunmasının aksine, uyuşturucu madde ticareti yapma suçları sabit olan diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgilerinin bulunduğuna veya bu sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmeleri dışında, kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar …, …, … ve … müdafileri ile Cumhuriyet savcısının sanık … hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA,
E) Sanıklar …, …, … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Sanık …’da ele geçen net 2,75 gram, sanık …’ta ele geçen net 3 gram, sanık …’ta ele geçen net 1,2 gram ve sanık …’de ele geçen net 3,6 gramdan ibaret esrarı, satma veya başkasına verme gibi kullanma dışında bir amaç için bulundurduklarına ya da uyuşturucu madde ticareti yapma suçları sabit olan diğer sanıkların fiillerine iştirak ettiklerine ilişkin, somut olay ve olgularla örtüşmeyen telefon konuşmaları dışında kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, eylemlerinin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu yerine, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet hükümleri kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar …, … ve … müdafileri ile sanık …’nın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA,
19.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/14739 E. , 2016/485 K.
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler-Karar : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet (Sanık… dışındaki tüm sanıklar hakkında)
b) Temyiz isteğinin reddi (Sanık …hakkında)
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteğinin reddine dair verilen kararın incelenmesinde;
Sanığın yokluğunda verilen ve 24.07.2012 tarihinde sanığa tebliğ edilen hükmün, yasal süresinden sonra 04.11.2013 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, yasaya uygun olarak verilen 06.11.2013 tarihli ret kararının ONANMASINA,
B) Sanıklar … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar …ve … müdafileri, sanıklar … ve… yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
C) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS’ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde; sanığın 03/08/2014 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, sanığın ölüp ölmediğinin mahkemece araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
D) Sanık E.. Ç.. hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
…Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 13.08.2008 tarihli iddianamesi ile 19.04.2006 tarihinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık hakkında, temyize konu davanın açıldığı, …Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 22.10.2006 tarihli iddianamesi ile 28.03.2006 tarihinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan …Ağır Ceza Mahkemesi’ne açılan davada yapılan yargılama sonunda mahkemece sanığın mahkûmiyetine dair verilen 05.06.2008 tarihli, 2006/305 esas ve 2008/147 karar sayılı kararın temyiz edilmesi sebebiyle Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 2015/1471 esas sırasında kayıtlı bulunduğu anlaşıldığından; sanık hakkında 13.08.2008 tarihli iddianame ile açılıp,… Ağır Ceza Mahkemesi’nin 27.08.2009 tarihli, 2008/308 esas ve 2008/227 karar sayılı kararı ile birleştirilmesine karar verilen temyiz incelemesi yapılan bu dosyada açıklanan ve suç oluşturduğu iddia edilen 19.04.2006 tarihli eylem nedeniyle hüküm kurulması gerekirken, davaya konu edilmeyen ve bir başka mahkemede dava konusu olduğu anlaşılan 28.03.2006 tarihli eylemden dolayı mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
E) Sanık… hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya kapsamına göre, sanığın sabit olan tek eyleminin 20.05.2006 tarihli suç olduğu ve TCK’nın 43. maddesi anlamında başka bir eyleminin bulunmadığı, bu nedenle zincirleme suçun uygulanma koşullarının gerçekleşmediği gözetilmeden, temel cezanın TCK’nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
F) Sanıklar… ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
1-Sanık … diğer sanıklar …ve… evlerinde yapılan arama sırasında, elinde bir poşetle … No: 11 sayılı yere giderek, bu evin bodrum katına poşet attığının görüldüğü, yapılan kontrolde net 103,04 gram esrar olduğu ve sanığın savunmalarında esrarı içmek için bulundurduğu beyanı karşısında, ele geçirilen esrarı başkalarına temin ya da ticaret amacıyla bulundurduğuna ve diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgisi olduğuna ya da onların suçlarına iştirak ettiğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan mahkûmiyetine yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sabit olan eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
2- Sanık …ile birlikte ikamet ettikleri evde yapılan aramada net 3,53 gram esrar ele geçirildiği, sanık… ele geçen esrarın kendisine ait olduğunu ve içmek için bulundurduğunu söylediği, sanığın ele geçirilen esrarı uyuşturucu madde ticareti yapma amacıyla bulundurduğunu gösterir, savunmalarının aksine delil bulunmadığı gibi telefon konuşmalarında geçen maddelerin elde edilmemesi nedeniyle uyuşturucu ya da uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve içeriğine değişik anlamlar yüklenmesi mümkün olan telefon konuşmaları dışında, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgisi olduğuna ya da onların suçlarına iştirak ettiğine ve dolayısıyla atılı suçu işlediğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sabit olan eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
3-Sanık …, diğer sanıklar… ile birlikte ikamet ettikleri evde yapılan aramada toplam net 2,31 gram esrar ele geçirildiği, sanık… ele geçen esrarın kendisine ait olduğunu ve içmek için bulundurduğunu söylediği, sanığın ele geçirilen esrarı uyuşturucu madde ticareti yapma amacıyla bulundurduğunu gösterir, savunmalarının aksine delil bulunmadığı gibi telefon konuşmalarının da olmadığı, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgisi olduğuna ya da onların suçlarına iştirak ettiğine ve dolayısıyla atılı suçu işlediğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sabit olan eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar … ve … müdafileri ile sanık… temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
G) Sanıklar… hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
1-Sanık… sanıklar ….’ın Mersinli Sk. No: 18 sayılı evlerinin bitişiğindeki No: 17 sayılı evin arka tarafında bulunan, tellerle çevrili kümes olarak kullanılan yerde yapılan aramada, net 227,02 gram esrar ele geçirildiği, sanığın esrarın bulunduğu yerle ilgisi olmadığını, kümesi babası … kullandığını savunduğu, … da kümesin kendisine ait olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, sanık… ele geçirilen esrar ile ilgisi olduğunu gösterir telefon görüşmesi bulunmadığı gibi dosya kapsamındaki diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddeler ile de bağlantısının saptanamaması gözetildiğinde, beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
2-Sanık … diğer sanıklar … ile birlikte ikamet ettikleri evde yapılan aramada ele geçen net 5,8 gram esrarın kendisine ait olmadığını savunması, diğer sanık …sorgusunda esrarın babası…ait olduğunu beyan etmesi, sanığın savunmalarının aksine ele geçirilen esrarla ilgisi olduğunu gösterir ve uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair telefon görüşmesi bulunmadığı gibi dosya kapsamındaki diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddeler ile de bağlantısının saptanamaması nedeniyle, beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
3-Sanıklar…ve … diğer sanık … ile birlikte ikamet ettikleri evde yapılan aramada ele geçirilen net 2,31 gram esrarın, sanık… ait olduğunun anlaşılması, sanıklar…ve … ait olduğunu gösterir başkaca delil bulunmaması, sanıkların dosya kapsamındaki diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddeler ile bağlantıları saptanamadığı gibi mahkum olan diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmaması, telefon konuşmalarında geçen ve uyuşturucu madde olduğu iddia edilen maddelerin ele geçirilmemiş olması nedeniyle uyuşturucu ya da uyarıcı madde olarak kabul edilemeyecekleri gözetilmeden, sanıklar hakkında beraatleri yerine mahkûmiyet hükümleri kurulması,
4-Sanık…’nun, hakkındaki mahkûmiyet hükmü temyize gelmeyen sanık …’in ikametinde ele geçirilen net 161,289 gram esrar ile ilgisi olduğunu gösterir, savunmalarının aksine delil bulunmadığı, dosya kapsamındaki diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddeler ile bağlantısı saptanamadığı gibi mahkum olan diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil elde edilemediği, telefon konuşmalarında geçen ve uyuşturucu madde olduğu iddia edilen maddelerin ele geçirilmemiş olması nedeniyle uyuşturucu ya da uyarıcı madde olarak kabul edilemeyecekleri gözetilmeden, sanık hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
5-Sanıklar … ve … ikametlerinde yapılan aramada, bahçe kısmında dikili vaziyette 28 kök kenevir bitkisi ele geçirildiği, koparılmış halde kenevir bitkisi bulunmadığı, herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemediği, dosya kapsamındaki diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddeler ile bağlantıları saptanamadığı gibi mahkum olan diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, telefon konuşmalarında geçen ve uyuşturucu madde olduğu iddia edilen maddelerin ele geçirilmemiş olması nedeniyle uyuşturucu ya da uyarıcı madde olarak kabul edilemeyecekleri gözetilmeden, sanıklar hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar … müdafileri ve sanıklar …’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
08.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/2058 E. , 2016/7690 K.
Mahkemesi :Ağır Ceza
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : 1- Sanıklar …, …, … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçu bakımından ; Mahkumiyet
2- Tüm sanıklar hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından; mahkumiyet ile tedavi ve denetimli serbestlik
Dosya incelenerek gereği düşünüldü :
1- Sanıklar … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükümlere ilişkin yapılan incelemede ;
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık … hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafileri ve sanık …’ın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanıklar … ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçları ile sanıklar …, …, … ve … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz incelemesine gelince ;
a) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçları bakımından ;
UYAP sisteminden alınan ve dosya içerisine konulan nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 18.03.2010 tarihinde öldüğüne ilişkin kayıt araştırılarak TCK’nın 64/1. maddesi gereğince hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
b) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçları bakımından ;
Kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen uyuşturucu madde kullandığı tıbbi yöntemlerle saptanmayan, kullandığını belirttiği maddenin uyuşturucu olup olmadığı tespit edilemeyen sanığın, soyut beyanı dışında uyuşturucu madde kullandığına ve ayrıca maddi bulgularla desteklenmeyen, farklı anlamlara gelebilecek iletişimin tespiti tutanakları ve bazı soyut tanık beyanları dışında uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair, somut, her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşıldığından, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi de gözetilerek, sanığın anılan suçlardan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
c) Sanık … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından ;
Kendisinde uyuşturucu madde ele geçmeyen, uyuşturucu madde kullandığı tıbbi yöntemlerle saptanmayan, kullandığını belirttiği maddenin uyuşturucu olup olmadığı tespit edilemeyen sanığın, soyut beyanı dışında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediğine ilişkin yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeyerek, beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
d) Sanıklar …, … ve … hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından ;
Sanıklar hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanıkların bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemedikleri belirlendikten sonra;
i) Sanıklar hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanıklar bu suçu daha önce işledikleri suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlememişler ise, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”,
ii) Sanıklar bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemişler ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve … müdafileri ile sanıklar …, …, …, … ve …’in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan sanık … hakkındaki tüm, sanıklar …, … ve … hakkındaki uyuşturucu madde bulundurma suçlarından kurulan hükümlerin sair yönleri incelenmeksizin, diğer hükümlerin belirtilen sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 03.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
